Haberler

Almanya’da Yeni Koalisyonun Açık Kaynak Taahhüdü

Almanya "Trafik Lambası" Koalisyonu
Paylaş

Almanya’da aralık ayının başından bu yana görevde olan üç partili “trafik lambası” koalisyonu, ortak eylem programında çok iddialı tercih ve hedefler koymuş durumda. Teknoloji alanındaki en stratejik hedefse “Açık Kaynak”. Açık Kaynak, Almanya dijital devletinin artık temel taşı.

8 Aralık 2021’de SPD (Sosyal Demokrat Parti), Yeşiller (İttifak 90 / Yeşiller) ve Liberaller (Hür Demokrat Parti) koalisyonu göreve başladı. Yeni hükümetle birlikte, sadece kamu sektörünün değil, genel olarak toplumun ve ekonominin dijitalleşmesine yönelik yenilenmiş bir dizi taahhüt açıklandı.

Üç parti, 178 sayfalık koalisyon anlaşmasında “Daha Fazla İlerlemeye Cesaret” başlıklı ortak bir eylem planı üzerinde uzlaştılar. Bu eylem planının yazılmasını sağlayan 22 çalışma grubundan biri de “Dijital İnovasyon ve Dijital Altyapı Komisyonu’ idi.

24 Kasım 2021 günü duyurulan bu eylem planında “Açık Kaynak”, stratejik bir hedef olarak belirlenmiş durumda.

Birbirinden çok farklı tercih ve önceliklere sahip, üç farklı partinin renklerinden hareketle (Sosyal Demokratlar kırmızı, Hür Demokratlar sarı ve Çevreciler yeşil) “Trafik Lambası” olarak anılan bu koalisyonun Açık Kaynak üzerinde ortak bir tutum belirlemiş olması, Avrupa’da özgür yazılımlara dair artan farkındalığın göstergesi.

Açık kaynak, Almanya’daki bu nihai koalisyon anlaşmasında önemli bir yer tutuyor. Dijital altyapı ve devlet hizmetlerine ilerleme sunmanın bir yolu olarak, Almanya’da “açık kaynak ve özgür yazılımlar” Dijital Egemenlik ve Pan-Avrupa hedefleri bağlamında ele alınıyor. Birlikte çalışabilirlik, veri taşınabilirliği, açık standartlar ve açık kaynak, dijital egemenliğe ulaşmak için önkoşul olarak adlandırılmış durumda.

Bu arada, koalisyon metninde, çok uluslu yazılım firmaların baskıları karşısında Almanya Federal Bilgi Güvenliği Ofisi’nin (BSI) daha bağımsız hale getirilmesi ve bu konuda daha fazla yetkinlik kazanmasına da yer verilmiş.

Almanya: Kamunun parası, kamunun koduna gidecek!

Avrupa Birliği’nde açık kaynak taraftarlarının sloganı haline gelen “Public Money, Public Code” yani kamunun ihtiyaçları için geliştirilecek tüm projelerin kamusal kodlar ve Genel Kamu Lisansı ile geliştirilmesi ilkesi, bu programa damgasını vurmuş durumda.

Yeni hükümet sistematik olarak, “Public Money, Public Code” ilkesine benzer şekilde, kendi yazılım geliştirmesinin açık kaynak olarak yapılacağına taahhüt de verdi.

“Kural olarak, yazılım geliştirme ihaleleri geliştirmenin açık kaynak olması şartıyla açılacak, yazılımların kaynak kodları ilke olarak kamuya açılacaktır”.

Açık kaynak tercihi, mevcut yazılımların açık kaynak kullanımını içermese de Alman kamu yazılım tedariğinde bir paradigma değişimini temsil ediyor. Benzer şekilde, bulut hizmetlerinin giderek daha fazla satın alınması için “açık veri politikalarının” kamu hizmetlerinin temeli haline gelmesi planlanıyor. Bu plan aynı zamanda binlerce kamu kuruluşu ve otorite arasındaki veri alışverişini de kapsıyor.

Anlaşmada Açık Veri (Open Data) ilke olarak duyuruluyor, ancak bu alanda somut adımlar yok denecek kadar az. Somut kararlar alınmamış olmasına rağmen, konu “veri erişilebilirliğini ve standardizasyonunu hızlandıracağı ve veri emanetini sağlayacak kurum modellerini şekillendirmesi ve bu amaçla gereken yetkilendirmeyi yapması” planlanan yeni bir “veri kurumuna” havale ediliyor.

Yeni Berlin bölgesel yönetimi ve açık kaynak

SPD’nin Yeşiller ve Sol Parti (Die Linke) ile birlikte yeni bir hükümet kurduğu Berlin eyaletinde de yeni bir koalisyon anlaşması oluşturuldu. Yeni hükümetin yol haritasında olduğu gibi, bu anlaşma da açık kaynak için yeni ve güçlü vaatler içeriyor.

Açık kaynak ve açık standartlar dijital anlamda bağımsız bir şehir olmak için vazgeçilmez unsurlardır. Koalisyon, her yazılım tedarikinde açık kaynak alternatiflerini arayacak ve yönetim için özel olarak geliştirilmiş, yazılımları ücretsiz lisanslar altında genel halkın kullanımına sunacaktır. BT projeleri için merkezi finansman programları da bu yaklaşımı izlemedir”.

Bu değişikliği mümkün kılmak amacıyla, kamu BT hizmet sağlayıcısı ITDZ Berlin “Açık Kaynak yetkinlik merkezi” tesis ederek ulusal ve uluslararası çapta bir “sinerji potansiyelinin” yaratılmasını sağlayacak. “BerlinPC” olarak standartlaştırılmış bir açık kaynak çalışma alanı, kamu alımları için referans olmalıdır. Son olarak, bölgesel hükümet “kalkınma topluluklarını finanse etmek, […] uygulamaların gelişimini sağlamak ve sürdürmek […] ve ayrıca doğrudan destek sözleşmeleri olmayanları finanse etmek için bir Açık Kaynak fonu” planlıyor.

  • Deniz Hazar

    2010-2011 yılları arasında Pardus Projesi'nin basınla ilişkilerini yöneten Deniz Hazar, uzun bir aradan sonra yeniden Pardus'la ilgileniyor. Bu aralar Pardus'un adını tekrar dağa taşa yazmakla uğraşıyor.

[wpdiscuz_comments]